Gerrit Van Honthorst ve Müziğin Bakış Açısı
Gözlemlenmekte olduğunuz bu resmin perspektifi işin tüm esprisi ve cidden başarılı. Bir müzik grubu balkonda toplanıyor ve güler yüzle onlar aşağıdan izleyenleri müziklerine davet ederek müzik çalıyor. Eğlenenlerin yüzleri aydınlık içerisinde ve keyifli. İzleyenlere bakan papağan ve köpek ise insan, hayvan ve müzik uyumuna güzel bir gönderme yapıyor. Muhtemelen bir ahenk alegorisinin parçası olan resim, orijinalinde daha uzun olup daha fazla karakter yansıtıyor olabilirdi. Örneğin en üst taraftaki adamın kafasının daha geç dönemlerde eklendiği belirtilmekte.
Gerrit van Honthorst, iki yıllık İtalya seyahatinden döndükten sonra söz konusu tablosunu resmetti. İtalya’da çok fazla tavan resmi gören sanatçının bunlardan ilham aldığı hiç şüphesiz. 1622 yılında tamamlanan söz konusu tablo özellikle hassas matematiksel görüş açısı ile her izleyicinin dikkatini çekecek özelliklere sahip.
Tabloda en dikkat çeken kişiler sırasıyla sol üst köşede Chitarrone*, altta lavta çalan müzisyenler ve elbette şarkı söyleyen genç kadın. Chitarrone çalan müzisyenin yanındaki iki mutlu dinleyici ise keyiflerini biz izleyenler ile paylaşıyor. O dönemlerde müziklerinin karanlık meyhanelerde icra edildiğini düşünürsek burada ressam bizleri mum ışığından güneşin aydınlığına ve ferahlığına taşıyor. Adeta müziğin huzur veren özelliğini bizlere resmediyor. Bunun içerisinde yatan mutluluğu ise çekinmeden tüm heybeti ile önümüze seriyor.
Tavan resimlerini çok seven ressam bu tablosunu Utrecht’deki kendi evinin tavanına yapıyor. Söz konusu eser şu an Los Angeles’taki J. Paul Getty Müzesi’nde sergileniyor.
* Büyük, bas tonlamasında ses veren eski bir latva. 1600’lerde İtalya’da geliştirilen enstrümanın uzunluğu 1,5 ile 2 metre arasında değişmekte. Altı ila sekiz telden oluşan bu enstrüman zamanla oda müziğinin vazgeçilmez üyelerinden biri oldu.