Kara Kuzu
Müzik bilenler arasında şöyle bir kanı var: “eğer müzik dinliyorsan ve bu konuda ciddiysen belli başlı müzisyenleri, sanatçıları ve grupları sevmen gerek.” Bu inanç öyle kuvvetli ki, adeta bazılarına göre kanun hatta müzik şeriatı gibi. Bu sanatçıları sevmek zorundasın, yoksa kem gözleri üzerine salarız ortamı. Nedense bunu hiçbir zaman kabullenemedim ve etmeyeceğim. Herkes istediğini sevmekte özgür, herkes kendince idollerine sahip çıkmakta özgür; kısacası herkes her istediğini sevmek veya sevmemekte özgür.
Bunun ucu, sonu, ortası yok!
Kendimi bildim bileli müzik dinlerim ve son 20 yıldan beri de yazıyorum. Hiçbir zaman ruhumun sahiplenmediği bir müziği sevmemişimdir. Hiç bir zaman başkalarının ve özellikle kapitalist dünyanın dayatması sonucu bir sanatçıyı sevmemişimdir. Hiçbir zaman bir sanatçının isminin yüceliğine kapılıp onu sevmemişimdir. Her zaman ruhumu dinlemişimdir ve hep mutlu olmuşumdur. Çevremde girdiğim ortamlarda “aaa bunu sevmiyor musun?” ön yargılı sorusu ile çok karşılaştım. Cevabım hep aynı oldu “evet sevmiyorum!” Dayatılan hiçbir müzik beni mutlu etmedi ve bundan sonrada etmeyecek. Toplumun beğendiği müziklerden zamanı geldi nefret ettim. Çoğu kişinin yeni Mesih indiği gibi kucakladığı sanatçıları sevmedim. Bu benim müzik bilgimi başkaları tarafından sorgulanmasına bile vesile oldu. Umurum da değil zerre kadar.
Herkes kendi ruhuna hitap eden müziği sever, toplumun baskısı ile bir müziği seviyorum diyorsa öncelikle kendisine yalan söylüyordur. Kendisine ihanet ediyordur. Neden? En önemli soru bu, neden herkesin sevdiği müziği sevmek zorunda hissedersin kendini? Senin, kendi iraden, zevkin, değer yargıların yok mu? Senin, bir beğeni mekanizman yok mu? Bunlara cevabın yok ise o zaman ben senin adına üzgünüm.
Klasik merak edilecek kısma geldik. Peki, ben cidden toplumun yücelik mertebesine konumlandırdığı hangi sanatçılar ile bir türlü bağ kuramadım ve dolayısıyla sevemedim?
Ben asla Rolling Stones, Bob Dylan, Joan Baez, Leonard Cohen, Anthony & The Johnsons, Motorheads, Pink Floyd, The Who, The Jam gibi grupları sevmedim.
Bu kadar değil, liste uzun ama ne benim yazacak ne de sizlerin okuyacak sabrı olduğunu düşünmüyorum. Hele, hele en son çıkan alternatif ilah olarak lanse edilen sanatçılara karşı ayrı bir soğukluğum var. Bir saniye ama hemen böyle yere göğe sığdırılamamak nereden çıkıyor. Dur biraz bekle biraz. Evet, elbette dinledim ve kendimce kararımı verip yoluma devam ettim ve asla pişman olmadım. Evet, bu beni senden daha az müzik sever yapıyorsa olsun varsın, öyle olsun. En azından ben ne olduğumu biliyorum…