TravellingFather

Pandemi sonrası 

Read Time:4 Minute, 57 Second

XY koordinat düzleminde bir grafiğe bakıldığında, X arttıkça, Y azalır, bu da onu negatif bir eğim yapar. Hiç şüphesiz turizm sektörü böylesi bir grafikte Y koordinatını kucaklayıp uzun bir süre ekside kaldı, hatta bazı durumlarda grafiğin altından dışarı taştı. Pandemiden nasibini alan en büyük sektör turizm oldu. Ürettiği sürece ne mutlu, ama üretmezse de kimsenin aslen umursamadığı bir sektör. Başarılı oldukça çok pohpohlanan ancak en ufacık bir sıkıntıda, gördük ki üvey evlat…

Ancak bu kriz özellikle tüketicilere gösterdi ki seyahat acentaları çok önemli. Kriz öncesi ve süresince (hala kısmen de olsa devam ediyor) seyahat acentaları ile bir gezi/ürün satın almış olan tüketicilerin fazla başı ağrımadı. Bir telefon, bir e-posta ile iade veya erteleme talepleriyle sonuca vardılar. Fazla uğraşmadılar zira onları anlayan bir yapı karşılarında vardı. O an neler yaşandığını bilen, gören, hisseden ve bu duygudaşlık ile aksiyon alan bir yapı; seyahat acentaları. 

Pandemi sonrası
Pandemi sonrası

Turizm sektörünün en önemli mihenk taşı seyahat acentaları yakın tarihimizde görülmemiş bu pandemiden yine sıyrılmayı başarıyor. Bu zorlu süreç ancak üretkenlik, yaratıcılık, sorumluluk ve sürdürülebilirlik ile gerçekleşiyor. Ama konu sadece pandemi mi, elbette hayır! 2022, tüketici enflasyonu çok yüksek seviyelere ulaşmasına, gezginler için çalkantılı bir yıl olmasına ve uçak bileti / konaklama fiyatlarının %55-85 artmasıyla yeniden turizm çok etkilendi. Bunun da üstesinde gelinmeye başlandı, zira seyahat kurdunun önüne geçmek imkânsız.

Post Panemic Travel (Pandemi sonrası seyahat) etiketiyle, evde sıkışıp kalan gezginler boş zamanlarını okuyarak, izleyerek ve hayal kurarak geçirdiler. Bu sürecin ister istemez bir parçası da insanın içerisindeki seyahat etme tutkusu oldu. İşte bu evrede yine seyahat acentaları devreye girdi. Hayalinizdeki gezileri sizler ile planlıyor, sorularınıza cevap veriyor ve seyahat planınızı marine ederek ilerisi için planlıyor. Bunu sanal bir sitede, kuru kuru ekrana bakarak, önerilen % 30-60 indirimli paketleri satın alarak yaşayamıyorsunuz. O duygusuzluk ve daha da önemlisi insansız etkileşim özellikle pandemi süresince hepimizi itti. Gördük ki, etkileşim istiyoruz, bir ses duymak, bir yüze bakmak istiyoruz. O insanın sıcaklığını, bizimle hayal kurup gezi tasarlayanları fiilen yaşamak istiyoruz. İşte seyahat acentacılığı bu aşamada devreye giriyor.

Savaşa, ekonomiye, kurlara ve fiyat artışlarına rağmen, gezginler pandemi tarafından kapana kısıldıktan sonra, evden çıkmak için can atıyor. Bu nedenle, 2022’de seyahat, pandemi öncesi seviyelerin % 75’ine ulaştı. 2023’e kadar, neredeyse tam bir iyileşme gerçekleştirerek % 96’ya ulaşmış olacak. Eğer başka bir kriz bize doğru sinsi sinsi yaklaşmıyor ise…

Yola çıkmaya hevesli gezginlerle birlikte turizm ve konaklama şirketleri, yaratıcılıklarını döktürüp yeniden nefes almanın heyecanı içindeler. 2023 için en iyi gezi trendlerini ve bunlardan yararlanmak için seyahat tasarımcıları kollarını sıvamış durumda.

Pandemi sonrası süreç, gezginlerin kaliteli, başlarının ağrımayacağı, özgün seyahatlere daha fazla harcama yaptığını gösterdi. Yapılan araştırmalara göre dünya çapında gezginler seyahatlerin en iyisine çıkmaya hazırlanıyorlar. Eskiden ertelenen hayal geziler şimdi zaman kaybetmeden dilek listesinde sırasını almış durumda. Pek çok uluslararası anket verilerine göre katılımcıların % 68’i bir sonraki seyahatlerinde “büyük” bir geziye hazır olduklarını söylediğinden, bu doğru görünüyor. Ancak şunu da belirtmekte fayda var, pandemi döneminde edinilen tecrübeler sonucu gezginlerin kiminle rezervasyon yaptıkları konusunda çok daha dikkatli davranıyorlar. Enflasyona rağmen, araştırmalar insanların % 63’ünün daha iyi müşteri hizmeti almak için daha fazla ödeme yapmaya hazır olduklarını ortaya koydu.

2021 sonu ve 2022 iç kültürel turizmde çok ciddi bir artış yaşandı.

Yerli gezginler ülkelerinin cevherlerini keşfetme arzusuna ilaveten evine daha yakın seyahatleri tercih etti. Bundan dolayı Muş, Batman, Tunceli, Kemaliye, Gümüşhane, Zerzevan, Karahantepe, Diyarbakır, Çamlıhemşin, Bayburt ve Hakkâri gibi yeni güzergâh yıldızları devreye girdi.  Mardin, Gaziantep, Nemrut, Urfa, Doğu Karadeniz, Hatay, Kars gibi klasik popüler güzergahlar da gezgin kitlelerini katladılar. Öte yandan eskiden var olup, çok fazla ilgi görmeyen seyahat trendleri tekrar gündeme geldi, kampçılık, karavan ile seyahat, eko-turizm vb. Burada asıl maksat uzaklaşmak, doğaya yakın ve (bir nevi) diğer insanlara mesafe koyabilen seyahatlerin tercih edilmesi. Özellikle ülkemizde çok sağlıklı veri olmasa da, genel olarak 2022’de kamp alanı rezervasyonlarında %500’lük bir artış olduğu iddia edilmekte.

Eko-seyahat veya sürdürülebilir turizm, 2022’de büyük bir patlama yaşadı. Muhtemelen bu yakaladığı ivme 2023’de de kendisini ayrıştıracak. Sürdürülebilir turizm, seyahatin mevcut ve gelecekteki ekonomik, sosyal ve çevresel etkisini hesaba katan bir tanımlama. Gezginlerin çoğu 2022’de sürdürülebilir konaklama yerlerinde kalmayı tercih etti. Bu talep 2023’de de süreceği aşikâr.

Pandemi sonrası
Pandemi sonrası

Bunun haricinde yurtdışı seyahatlerine yönelmeler ne yazık ki özellikle vize alma sıkıntısından dolayı sekteye uğramış durumda. Ancak önceden planlanmış gezilerin zamanında duyurulması, gezginlere sağlıklı bilgilendirme ve yönlendirme yapılmasıyla yavaştan bir kıpırdanma söz konusu. Bu kulvarda, özellikle marka kuvvetini, teknolojiye yatırım yapan, müşteri deneyimini ön planda tutan kurumlar ise her zaman bir adım önde olacaklar. Yine de Batı Avrupa, Kuzey Amerika, Yunanistan, İran, Gürcistan, Özbekistan, Güney Afrika, Ürdün, Kenya, Mısır, Hindistan, İzlanda, İsrail, Meksika, Rusya gibi klasik popüler güzergahlar ilgi görmeyi sürdürdü. Ancak asıl fark yaratan, ayrıcalıklı güzergahlar oldu. Organize bir seyahat haricinde kolay ulaşılamayan bu güzergahlar 2022’ye damga vururken 2023’de de yanlarına aldıkları yeni heyecan verici güzergahlar ile popülerliklerini sürdürecekler. Bunlar arasında Alaska, Baykal Gölü, Namibya, Moritanya, Güney ve Kuzey Sudan, Portekiz, Suudi Arabistan, Şri Lanka, Papua Yeni Gine, Vietnam-Kamboçya-Laos, Mozambik, Madagaskar, Cezayir ve Kamçatka 2023’ün yıldızları olma yolunda sağlam adımlarla ilerliyorlar.

Zamanında gündemden düşmeyen olumsuz medya haberlerine rağmen, hiç beklenmedik bir şekilde gemi gezilerinde de ciddi bir yükseliş söz konusu.

Özellikle Antarktika, Arktik, Kuzey Kutbu ve Lofoten gibi ekspedisyon temalı gemi seyahatleri ilgi odağında olacak. Bunun uzantısı olarak da nehir tekneleri ve özellikle barka ile seyahat 2023’de kendilerine ayrı bir köşe edinecek.  Bir de elbette tematik gezilere vurgu yapmak gerek, özellikle çağdaş sanat, klasik müzik, Bienal ve konser içerikli geziler meraklı gezginlerin hedefinde olacak.

Tüm bunların yanı sıra, pandemi ve sonrası bizlere ayrıca kendi başlarına gezenlerin daha fazla son dakika fırsatı aradıklarını da gösterdi. Özellikle her şey havadayken, somut plan yapmak oldukça zor. Covid-19 ve varyantları ve ilgili seyahat kısıtlamaları, aşı kartları, PCR testleri, değişen iş ve okul programları ve genel kararsızlık arasında doğan bir açıklık içerisinde yapılan planlamada hata yapmak çok daha kolay. Bundan dolayı spontane olmak, bir kesim gezginlerin son dakika fırsatları arayacakları yönünde sinyaller veriyor.

Özcümle olarak şunu söylemekte fayda var; önümüzdeki yıl seyahate yönelik heyecan ve bastırılmış talep ciddi bir patlama yaşayacak. Aman tahtaya vuralım…