Kulaktakiler

Shye Ben-Tzur: Shoshan

Read Time:1 Minute, 38 Second

Bir dua ile açılıyor İsrail asıllı ancak plakası Amerika olan qawwali şarkıcısının yeni albüm kitapçığı. Duasında tanrı’ya ilhamları harmanlama gücü verdiği için şükranını sunuyor. Haksız da değil zira elimizde tuttuğumuz “Shoshan” (Hintçe Gül anlamına geliyor) tam bir harmanlama dehlizi. Karşınızda sufi, qawwali, klasik Hint, elektronik, nefesliler, Flamenko ve İsrail yaylılarından oluşan bir geniş havan var. Her tarz ve stil yerinde yapılan katkısı ile bir bütünün temel parçası. Her şey yerli yerinde, ne fazla ne de az, aşırılıktan uzak, dengeli.

Shye Ben-Tzur son on yıldan beri Hindistan’da yaşıyor ve orada kült bir hayran kitlesine sahip müzik yapıyor. İsrail plakasını büründüğün de ise işler tamamen değişiyor zira kendisi ana memleketinde bir müzik devrimcisi olarak kabul görüyor, farklı müzik tarzlarına yaptığı kaliteli püsküllü sokulmalardan dolayı. Dünya Müziği sever olarak yabancı olmadığımız harmanlama kavramanı hakkıyla altından kalkan sanatçı herkes tarafından önyargısız, kucak açılan bir müzisyen.

“Shoshan” adının hakkını vererek bir gül gibi katmer katmer yapraklı, her katmer ise bir müzik stilini temsil ediyor. Racastan vurmalı çalgı ritimlerinin her parçanın temeline serildiği albüm on iki yapraktan oluşuyor. Potpuri kelimesinin hakkını veren “Shoshan”, “yüreğimin gülü yaprak açtı sana ve dolayısıyla bende sana şarkı söyleyeceğim” sözleri ile bezenmiş ilk parçası ile dinleyene sıcak bir merhaba ikram ediyor. ‘Dil Ke Baha’ canlılığı ve başrollerde olan geleneksel flüt ritimleri, harmonium ve sitar ile gülün en güzel yaprağı. Her parça da mutlak bir Bollywood teması yer alıyor ama kulağınıza sokulmuyor, denge asla kırılmıyor. Benzer çalışmalar da olduğu üzere üretimde ter döken pek çok geleneksel enstrüman (sitar, tabla, sarangi, sarod, dholak vb) dikkatimizi çekiyor. Hindistan cevizi kabuğunun keçi derisi ile sarmalanmasıyla yapılan bhapang ise hepsinin arasından sıyrılıp ayrı bir ilgi çekiyor.

“Shoshan” sanatçının kendisinin ürettiği ilk çalışması “Heeyam”ı takip ediyor. Nusrat Fateh Ali Khan’ın ağırlığına fazla sokulmadan, ama ana hamurunu ondan alıp daha bir algılanabilir dalgada süzülen çalışma ulaşılabilir, pozitif ve kesinlikle kavrayıcı. Mevcut olan her kültür seyrelttirilmeden, yeniden ve eşit tartı ile aksettirilmekte. Dinlemekten keyif alacağınız, keyfinizle birlikte gülümseyeceğiniz bir albüm huzurlarınızda.