Toumani Diabaté, Jeli Geleneği ve Kora
Toumani Diabaté (Tumâni Diabâte), Afrika kökenli müzisyenler içinde en önemlilerden birisidir. Kora’nın bugün dünyanın her tarafındaki dinleyicilere mâl olmuş bir saz haline gelmesinde en çok onun payı vardır. Bu sazı, günümüz dünya geleneksel müziğinde sahip olduğu öncelikli konuma getiren sıradışı yaratıcılığa ve ustalığa sahip bir icrâcıdır.
Toumani, 1965 yılında, Mali’nin başkenti Bamako’da, geçmişinde birçok sıradışı jeli bulunan bir ailenin üyesi olarak dünyaya geldi. Araştırmaları, ailesinin, kendinden önce 71 kuşak boyunca babadan oğula kora icrâcıları yetiştirdiğini gösteriyor. Bunların içinde en dikkate değer olanlardan birisi de “kora’nın kralı” olarak bilinen ve kora çalanlar için hâlâ bir esin kaynağı olan, Toumani’nin babası efsanevî kora icrâcısı Sidiki Diabaté (1922-1996)’dir. Toumani, hiçbir zaman birebir babasından ders almamış olsa da, onun icrâsını dinleyerek kendi kendini eğitmiştir. Dolayısıyla tarzında babasının izlerini bulmak mümkündür. Kora çalmaya beş yaşında başlayan ve on üç yaşında halk önünde ilk kez sahne alan sanatçının babasından devraldığı hedeflerden biri korayı tek başına çalınan bir saz olarak geliştirmekti. Toumani, bunu başarmakla kalmadı, bir adım daha öteye taşıyarak kendine özgü bir tarz geliştirdi. Aynı anda hem ritmik bir altyapı hem ezgi hem de doğaçlamaları çalabilen sanatçı, bu tarz sayesinde kısa sürede dünyaca tanınır oldu. 1986 yılında Avrupa’da verdiği ilk konserinden bugüne, sayısız ülkede, tek başına ya da bir tanesi kendi kurduğu Symmetric Orchestra olan çeşiltli topluluklarla sahne aldı.
Toumani, her biri kendi içinde farklı ve eşsiz olan ve müzik anlayışındaki çeşitliliğin altını çizen çok sayıda albüme imza attı. Yirmi bir yaşında kaydettiği çığır açan ilk çalışması “Kaira”, ilk solo kora albümü olup hâlen çok sayıda satılmakta ve bugüne kadarki kora kayıtları içerisinde en iyiler arasında sayılmaktadır. 1995 yılında ngoni ve balafon gibi Afrika’nın diğer geleneksel sazlarını çalan son derece yetenekli icrâcılarla “Djelika” adlı çalışmasını kaydetti. 1998’de, Ballake Sissoko ile bir kora düet albümü yayınladı. Babalarının 1970 yılında yine kora ile düet yaparak kaydettiği “Cordes Anciennes” (Kadîm Teller) adlı çalışmaya atfen, sanatçılar bu çalışmalarına “New Ancient Strings” (Yeni Kadîm Teller) adını verdiler. Sürekli değişim ve yenilik peşinde olan sanatçı, dünyanın değişik yerlerinden birçok müzisyenle işbirliği yaptı. Efsânevî sanatçı Ali Farka Touré ile birlikte çıkardığı “In the Heart of the Moon” adlı albüm, 2004 yılında geleneksel müzik dalında Grammy ödülü aldı. 20 yıl önce çıkarttığı ilk albümü “Kaira”dan sonra yaptığı ilk solo kora albümü, 2008 tarihli “Mande Variations”, yıllar içinde süzülerek mükemmelleşen benzersiz ustalığının kanıtıdır. Bu çalışması 2009 yılında Grammy ödülüne aday gösterilmiştir.
Toumani, son yıllarda, koranın gelişmesine yaptığı katkılarla Afrika müziğinin önemli isimleri arasında sayılmanın gururunu yaşamaktadır. 2004 yılında, Fas Kralı 6. Muhammed tarafından düzenlenen Mawazine festivalinde bir UNESCO ödülü olan “Zyriab des Virtuoses”u almıştır. Sanatçı bu ödüle lâyık görülen ilk siyâhî Afrikalıdır. Mali müzik dünyasının önemli simâlarından olan Toumani, yeni kuşak üzerinde de etkili bir isimdir. Gençleri bir yandan toplumlarının zengin müzik geleneği hakkında eğitirken öte yandan da müzikteki imkânları keşfetmeleri ve yaratıcı olmaları konusunda teşvik etmekte, koranın köklü mirâsını korumaya yönelik girişimlerde bulunmaktadır. Atölye çalışmaları, festivaller ve çeşitli kültürel etkinliklerle korayı tanıtmayı amaçlayan Mandinka Kora Productions adlı kuruluşun kurucusu ve idarecisidir. Ayrıca Bamako’da 2004 yılı sonunda açılan Balla Fassake Konservatuvarı’nda da kora icrâsı, geleneksel ve çağdaş müzik alanlarında eğitmenlik yapmaktadır.
Jeli Geleneği ve Kora
Kora, Batı Afrikalı Mande halklarının kadîm telli sazıdır. Binlerce sene geriye giden geçmişi ile belki de dünya üzerindeki en eski sazlardan biridir. Yapımı için, büyük bir sukabağının gövdesi ikiye ayrılarak titreşim oluşturmak maksadıyla inek derisi ile kaplanır. Çentikli bir köprüsü ve bunun üstünden geçen genellikle 21 adet teli vardır. Eski zamanlarda teller de deriden yapılmakta idi. Günümüzde ise arp teli ya da misina kullanılmaktadır. Saz, sapındaki, yine deriden yapılmış, tellere bağlı halkalar aşağı yukarı hareket ettirilerek akort edilir. Sapın her iki yanındaki tutacaklardan ellerle destek alınarak dik vaziyette tutulan saz, parmak uçları ve başparmakla teller çekilerek çalınır. Geleneksel tarzda, başparmaklar pes seslerde ritim altyapısını çalarken, parmak uçları da tiz seslerle ezgiyi icrâ ederler.
Kora, Batı Afrika’ya özgü, “jeli” (griot) adı verilen, tarihçilik, şairlik yapan, övgü şarkıları söyleyen ve genelde aileden yetişen gezgin müzisyenlerin kullandığı saz olmuştur. Her ne kadar öğrencileri olsa da, bir jeli, geleneği ve yeteneklerini öncelikle yakın ailesine, özellikle erkek çocuklarına aktarır. Bu nedenle bölgede kuşaklardır bu işi yapan köklü aileler bulmak mümkündür. Şifâhî geleneğin önemli bir kaynağı olan jeli’nin temel görevlerinden biri de yaşadığı toplumun mitolojisindeki efsâneleri nakletmektir. Konuları, inanılan tanrı ve tanrıçaların hikâyeleri, doğal ve doğaüstü dünyaya dâir açıklamalar, yaratılış, ölüm, ölüm ötesi gibi kavramlara dair yorumlar olan bu efsânelerin, insanların uhrevî hayatlarının ve dînî inançlarının şekillenmesinde önemli payı vardır. Efsâneleri miras alan, canlandıran ve koruyup aktaran kişi olan jeli, aynı zamanda dînî işlevlere sahip bir konumdaydı. Ayrıca insanların hayatlarındaki şenlik, evlilik, bayram ve ad koyma gibi bütün önemli olaylarda da yer almaktaydı. Bölgede İslâm’ın hakim din olmasından sonra bile jeli, bu kez hikâyelerini ve dile getirdiği konuları İslam geleneğinden seçmek kaydıyla, toplumdaki konumunu ve önemini korumuştır.